Mynet Trend

BİZE ULAŞIN

Mynet Tatil Bulucu

1 Kimle tatile çıkıyorsunuz?
2 Yurt içi mi yoksa yurt dışı mı tatil yapmak istiyorsunuz?
3 Yaz Tatili mi Kış Tatili mi?
4 Ne tür tatil arıyorsunuz?
5 Vizeniz var mıdır?
6 Balayı Tatili mi yapmak istiyorsunuz?
7 Eğer Seçiminiz yurt içi ise Tatil yapmak istediğiniz yerler?
7 Eğer Seçiminiz yurt dışı ise Tatil yapmak istediğiniz yerler?
8 Eklemek istediğiniz farklı detaylardan burada bahsedebilirsiniz.
    Kalan mesaj: 10

    Yaşayan Tanrıçaların Diyarı: Nepal

    Nepal’de Tanrıçalar sadece eskiden anlatılan hikayelerden ibaret değil.

    İlk bakışta Durbar Meydanı, Kathmandu’daki tapınaklar yüzyıllar önce inşa edilmiş gibi görünüyor. Bina tuğladan yapılmış, pencereler tahta oymalı ve ana girişin her iki yanında görkemli iki adet aslan var. Nepal’deki son depremden sonra binaya destek vermesi amacı ile bir dizi ahşap direk dikilmiş.

    Gözüme çarpan daha tuhaf bir şey var. Çatının altında, alt alta dizilmiş üç adet pencere görüyorum. Bunlardan iki tanesi kestane rengi ve ortada bulunan ise parlak altın renginde. Adeta podyum gibi duruyor; sanki biri oradan çıkacak ve halka seslenecek gibi. Giriş kısmına doğru yaklaşıyorum ve kapının yanına asılmış olan levhayı okuyorum. Gerçekten de burası öyle normal bir bina değilmiş. Yerel rehberim Rajir Shrestha ben levhayı tekrar ve tekrar okurken yanımda durmaya devam ediyor.

    Yaşayan Tanrıçanın Evi

    Din konusunda bilgim var fakat ilk defa yaşayan Tanrıça görüyorum. Nepal’de Hindu tanrıçası Taleju’nun göstergesi olarak kabul edilen 1 değil, tam 5 adet yaşayan Tanrıça var. “Kumari” olarak bilinen, sözlük anlamı “prenses” olan her Tanrıçanın törensel görevleri var ve Nepal halkı kendilerine tapıyor ve saygı gösteriyor. Kathmandu’da, Kumari yukarıda bahsettiğim tapınakta yaşıyor ve sadece dini kutlamalar için tapınaktan çıkıyor. Batılı olarak görmediğimiz Tanrılara aşikarım ve bir tanesini görebilme ihtimali beni çok heyecanlandırdı. “İçeride mi?” diye sordum, Raj güldü, evet dercesine kafasını salladı ve içeri girdik.

    Batı dinlerindeki Tanrıların aksine Kumari o şekilde dünyaya gelmiyor. Tam aksine, bu şeref için yarışıyorlar ve bir komite tarafından seçiliyorlar. Kumari olarak seçilecek kızın ergenlik öncesi yaşlarında olması gerekiyor ancak yeterli görülen kızlar arasından her zaman en genç olanı seçiliyor. En genç kız en temiz kız olarak düşünülüyor ve yaşı genelde 3 ila 7 arasında oluyor. Kızların seçilmesinde dört kriter var: aile geçmişleri, fiziksel özellikleri, cesaret ve doğum izleri. Her ne kadar kızlar Hindu Tanrıçasını temsil etse de, potansiyel Tanrıçanın Budist bir aileden gelme koşulu var. Geçmişte doğum izleri mevcut kralınkine benzemesi zorunluluğu varmış ancak 2008 yılından beri Nepal’in kralı olmadığı için şu an bu doğum izleri bir koşul olarak sayılmayabiliyor.

    ![](https://imgrosetta.mynet.com.tr/file/12547223/640xauto.jpg)

    “Budist bir aileden gelen ve Hindu Tanrıçasını temsil eden Kumari’nin asıl görevi iki topluluğu, yani Budistleri ve Hinduları birbirlerine yaklaştırmak ve krallığa huzur getirmektir. O yüzden Kumari birlik sembolü olarak görülüyor.”

    diyor Raj.

    Fiziksel değerlendirme ise çok titiz bir inceleme sürecinden geçiyor ve bu süreçte 32 farklı özelliğe bakılıyor: bir aslanın göğsü, bir geyiğin bacakları ve banyan ağacı gövdesi gibi... Bu yöresel betimlemeler aslında cildin analizini, uygun vücut oranlarını anlatıyor ve bu sayede kızın ilahi bir varlığı temsil edip edemeyeceği anlaşılıyor.

    Cesareti test etmek içinse genç kızlar bazı yetişkin durumları ile karşı karşıya bırakılıyor ve kızların nasıl tepki verdikleri inceleniyor.

    “Örneğin kızı bir tapınağa götürüyorlar ve hayvan kurban etme töreni izletiliyor. Kızın ağlayıp ağlamayacağını görmek istiyorlar”

    ![](https://imgrosetta.mynet.com.tr/file/12547229/640xauto.jpg)

    Tüm “adayların” testleri tamamlanıp sonuçlar alındığında 6 Budist, bir tane kızı seçiyor. Her yaşayan Tanrıça ergenlik dönemine gelene kadar ve ilk adetini görene kadar Tanrıça olmaya devam ediyor. Daha sonra tekrar ailesinin yanına gönderiliyor ve topluma karışıyor. Yeni Tanrıça arama süreci başlıyor.

    Her ne kadar seçim süreci biraz fazla teşhir edilmeyi gerektirse de, aileleri kızların bu şerefe sahip olmalarını oldukça fazla istiyor. Geçmişte kadınların yaşamları zordu (neredeyse toplumun tamamının yükü kadınlar üzerindeydi) ve Tanrıçalar çalışmadığı için, aileler kızlarının seçilmesini istiyordu.

    “Yaşayan Tanrıçanın ailesi olmak büyük bir onurdur.Eğer kızınız Tanrıçaysa diğer kızlar gibi çalışmak zorunda kalmaz ve aileniz de toplumda yüksek bir statüye sahip olur.”

    Tabi bu onur ve yüksek statü konu evliliğe gelince pek iyi şekilde yansımıyor. İnanmayacaksınız belki ama Tanrıça olan kız işlerden uzak kaldığı için evlenecek birini bulmakta epey zorlanıyor.

    “Yaşayan Tanrıça ile evlenen bir adamla ilgili bir espri vardır. İlk önce onun öleceği söylenir. Tanrıçanın evlenmesi pek kolay değildir. Zamanında evlilik demek, eve işgücüne sahip bir kişinin daha girmesi demekti, o yüzden iş yapmayan Tanrıça ile evlenmenin kimseye pek bir faydası yoktu.”

    ![](https://imgrosetta.mynet.com.tr/file/12547235/640xauto.jpg)

    Günümüzde ise bu durumun oldukça farklı olduğunu söylüyor Raj. Batı ilkelerinin Nepal halkını etkisi altına almasının tabii bu konuda rolü büyük. Cinsiyet eşitliği artık ön planda ve günümüzde kadınlar da kendi kariyerlerini kurabiliyor ve kocalarından bağımsız olabiliyor.

    “Günümüzde yaşayan Tanrıça eskiden neye sahipse, yine ona sahip; ün, şöhret ve yüksek statü. Tek fark günümüzde artık bu tarz şeylerin öneminin değişmiş olması... Nepal’de bir kadının yaşamı artık iyileşme sürecinde ve Tanrıça olmak ve kendini kurtarmak artık o kadar da mühim görünmüyor”

    Kumari olanların hayatları da değişiyor. Geçmişte Kumariler en fazla ev hanımı, tarla çalışanı ya da küçük dükkan sahipleri olmuşlar. Günümüzde ise tekrar topluma döndükleri zaman profesyonel bir kariyere sahip olma şansları var.

    “Bir kaç yıl önce Kumarileri hükümdarlık süresince eğitmeye başladılar, o yüzden günümüz Kumarileri tekrar topluma döndüğünde eğitimlerine devam edebiliyorlar ve bu sayede üniversitelere gidip kariyer sahibi olabiliyorlar”

    Basit, kare şeklinde ve tuğladan yapılmış avlunun içine giriyoruz. Her biri avluya bakan ve güvercinler tarafından istila edilmiş pek çok pencere var. En uzaktaki uçta bir dizi boyalı cam var, dışarıdaki camlara çok benziyor bunlar. Burada Kumari göründüğü zaman fotoğraf çekmenizin yasak olduğunu belirten uyarı levhaları var. Yukarı, pencerelere doğru bakıyorum. Kumari sadece kırmızı giyinebiliyormuş, o yüzden görebileceğime eminim. Yabancıların tapınağa girmemeleri gerektiği ile ilgili bir uyarı yok. Nepal halkı tapınağın içine girebilir ve Kumari tarafından kutsanabilir, fakat bir yabancı en fazla bu avluya kadar içeri girebilir. Raj ile bir süre Kumari’yi bekliyoruz, daha sonra yolumuza devam ediyoruz.

    ![](https://imgrosetta.mynet.com.tr/file/12547241/640xauto.jpg)

    Tapınaktan çıkarken Raj, Kumari’yi göremediğim için özür diliyor. “Sorun değil” dedim, “Zaten her insanın yakalayabileceği bir şans değil bu...”

    Kaynak

    Mynet Youtube


    En Çok Aranan Haberler