Pop-up veya Fransızca söylenişiyle “éphémère” mekanlar birkaç gün, hafta veya ay için açılan sonra da kapanan yerler. Ephémère kelimesi de eski Yunancada sadece bir gün süren anlamına gelen “ephếmerios” kelimesinden türemiş.
Pop-up konsepti çok yeni bir trend olmamakla beraber hala popülaritesini koruyor. 2000’li yıllarda Amerika’da pop-up dükkanlar olarak başlayan konsept, Comme des Garçons markasının Berlin’de açtığı dükkanla birlikte sadece dükkan olarak değil, barlar ve restoranları da kapsayarak yavaş yavaş Avrupa’da da yayılmaya başlamış.
Pop-up mekanların popülaritesinin sırrı belki de insanlarda merak uyandırması ve beklemediğiniz yerlerde güzel bir sürpriz olarak karşınıza çıkması. Geçici olmalarının en büyük etkisi de keşfettiğiniz an ertelemeden gitmek istemeniz. Zira geç kalırsanız yerinde yeller esiyor olabilir.
Bu trendin etkileri tabi ki Paris’te de hissediliyor. Seine Nehri kıyısında, teraslarda veya avlularda özellikle yaz aylarında açılan bu mekanlar bütün kış gri bir örtünün altında yaşayan Parisliler için de güneşin tadını çıkarabilecekleri alanlar sağlıyor. Geçen hafta sonu Paris’teyken bu yaz açılan iki pop-up mekana gittim.
Le Jardin Municipal
Fransa’nın en eski finans kuruluşlarından olan Credit Municipal de Paris’nin 4. bölgedeki tarihi binasında 9 Haziranda açılan Le Jardin Municipal 25 Eylüle kadar açık. Avludaki bahçesinin yanı sıra 250 m2’lik kapalı bir alan da bulunuyor.
Pazartesi – Perşembe 10:30 – 00:00
Cuma – Cumartesi 10:30 – 01:00
Pazar 12:00 – 00:00
http://www.creditmunicipal.fr/art-et-patrimoine/le-jardin-municipal/le-jardin-municipal.html
Crédit Municipal de Paris
55 Rue des Francs Bourgeois
75004 Paris 4
Grand Train
Grand Train yani Büyük Tren, Ground Control’ün Paris’in kuzeyinde yer alan 18. Bölgesinde SNCF’in (Fransız Devlet Tren Yolları) terkedilmiş bir deposunda açmış olduğu pop-up bir alan. 2013 yılından beri kullanılmayan 2000m2 alanıyla bir labirente benzeyen depoya geçen seneden beri Ground Control yerleşmiş.
Grand Train’in her bir köşesi ayrı bir hikaye: Rayların üzerine serpiştirilmiş şezlonglarda güneşlenenler, her bir köşeye dağılmış restoran ve barlarda elektronik müzik eşliğinde biralarını yudumlayanlar, tren vagonlarının fotoğraflarını çekenler veya içerideki dövmeci de dövme yaptıranlar.
Aynı zamanda tamirhane ve bakım merkezi olarak kullanılmış olan depo, sergilenen 25 lokomotifle aynı zamanda bir pop-up açık hava müzesine de dönüşmüş.
26ter Rue Ordener
75018 Paris
Çarşamba – Pazar 11:00-23:30
16 Ekim’e kadar açık.
